tatar
Ankara
12 Ekim, 2025, Pazar
  • DOLAR
    41.85
  • EURO
    48.65
  • ALTIN
    5404.5
  • BIST
    10.72
  • BTC
    111820.50$

Hollanda'dan skandal karar!

Hollanda'dan skandal karar!
Hollanda Parlamentosu, 1915 olaylarını sözde soykırım olarak kabul eden tasarıyı onayladı. Hollanda meclisi, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını destekleyen tasarıyı oylarken Hollanda hükümetinin "soykırım kavramının kullanılması" konusunda hazırlattığı tavsiye raporunu da dikkate almadı

Hollanda Parlamentosu, 1915 olayları ile ilgilli Ermeni iddialarını "soykırım" olarak tanıdı.

Hollanda Parlamentosu'nda, 1915 olaylarının tartışıldığı oturum sonrası koalisyon hükümetinde bulunan Hristiyan Birlik Partisi (CU) Milletvekili Joel Voordewind, iddiaların "Ermeni soykırımı" olarak tanınması için önerge sundu.

Parlamento'da 3'e karşı 142 oyla kabul edilen önergeye sadece Türklerin kurduğu Denk Partisi karşı oy kullandı.

1915 olayları ile ilgili Ermenilerin iddialarının tanınması dışında, 24 Nisan'da Ermenistan'ın başkenti Erivan'da yapılan anma törenlerinde Hollanda'nın bakan düzeyinde temsil edilmesi de büyük çoğunlukla kabul edildi.

 

 

Hollanda hükümetinin konuyu "Ermeni soykırım sorunu" yerine "Ermeni soykırımı" olarak tanımlaması için yapılan oylamada ise teklif 60'a karşı 85 oyla reddedildi.

KARAR HÜKÜMET PROTOKOLÜNE UYMUYOR

Hükümet protokolüne göre, soykırımların tanınmasında, uluslararası mahkemelerin hükümleri, Birleşmiş Milletler'in (BM) bilimsel araştırma ve bulgularındaki açık ve net olan sonuçların yönlendirici olması gerekiyor. Hollanda'da hükümet, Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu'nun (BMGK) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ne göre hareket ediyor. Bu nedenle kararın hükümet açısından bir bağlayıcılığı bulunmuyor.

Hollanda Dışişleri Bakanı Vekili Sigrid Kaag, oylama öncesinde komisyonda yaptığı konuşmada, "Hollanda hükümeti, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından bağlayıcı bir karar ya da Srebrenitsa olayında olduğu gibi uluslararası mahkeme tarafından verilen bir hüküm olduğu zaman soykırımdan bahsedebilir." ifadesini kullandı.

Hollanda hükümetinin, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddiaları konusunda itidalli davranılması gerektiği düşüncesinde olduğunu belirten Kaag, bunun Ermenistan ve Türkiye arasında bir sorun olduğunu dile getirdi. Kaag, "İki ülke birlikte çalışarak uzlaşmak için beraber adım atmalı ve yaşananları ortaya koymalı." dedi.

Hükümet protokolüne işaret eden Kaag, "Soykırımların tanınmasında, uluslararası mahkemelerin hükümleri, BM'nin bilimsel araştırma ve bulgularındaki açık ve net olan sonuçları Hollanda hükümeti için yönlendiricidir. Hükümet, Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulunun, Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ne göre hareket ediyor." diye konuştu.

KENDİ HUKUKÇULARININ "SOYKIRIM" UYARISINI GÖZ ARDI ETTİ

Hollanda meclisi, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni  iddialarını destekleyen tasarıyı oylarken Hollanda hükümetinin "soykırım  kavramının kullanılması" konusunda hazırlattığı tavsiye raporunu dikkate almadı. 

Hollanda meclisinin talebi üzerine Hollanda hükümeti, politikacıların  genel anlamda ve terör örgütü DEAŞ'ın işlediği suçlar bağlamında "soykırım"  terimini kullanıp kullanamayacaklarını irdelemek için bir yıl önce "Uluslararası  Hukuk Dış Danışmanı" (EVA) ve "Uluslararası Konularda Tavsiye Komitesi" (CAVV)  adlı komisyonlara rapor hazırlattı.

Ermeni iddiaları çerçevesinde karar alan parlamentoların örnek olarak  belirtildiği raporda, tarihi olaylardan çok halihazırda devam olaylara yönelik  değerlendirmelere yer verildi.

 

 

Hollanda meclisinin dikkate almadığı tavsiye raporunda, "yeterli delil  bulunmaması durumunda itidalli davranılması gerektiği" vurgulandı.

Ayrıca "soykırım ya da insanlığa karşı suçun yasal boyutundan bahsin  sadece bir hakim tarafından belirlenebileceğine yönelik açıklamaların dikkate  alınması gerektiği" tavsiyesi de raporda yer aldı.

"İTİDAL GEREKLİDİR"

Parlamentonun bağımsız bir duruş sergileyebileceği ancak uluslararası  hukuka göre buna özel önem atfedilemeyeceği belirtilen raporda, "Parlamento,  soykırım ya da insanlığa karşı suç işlendiğine veya işleniyor olduğuna dair  hükümeti tutum almaya davet edebilir." ifadesine yer verildi.

Raporun sonuç ve tavsiyeler bölümünde de "Hükümetler ve parlamentolar,  soykırım ya da insanlığa karşı suç konularında fikir beyan edebilseler de bu  konularda itidal gereklidir. Yeterli, güvenilir ve kayıtlı gerçeklerin  bulunmaması durumunda derinlemesine inceleme şarttır ve itidal tercih edilir."  ifadesi yer aldı.

Raporda, ayrıca "Uluslararası ilişkilerde siyasi riskler" başlığı  altındaki değerlendirmede, "soykırım" ya da "insanlığa karşı suç" terimlerinin  kullanımının beraberinde siyasi riskler getireceği vurgulandı.

Bu terimlerin tek taraflı kullanımının Hollanda devletini "Batı-baskın  söylem" içinde sorgulanır halde bırakabileceği, bunun da siyasi bakımdan etkili  bir yaklaşım olmayacağı belirtildi.

Raporda, devam eden olaylarla ilgili olarak, "Bu terimlerin  kullanılması (ve yabancı bir hükümete yönelik suçlama), suçun önlenmesinde,  örneğin bir BM barış gücü hatta uluslararası bir inceleme komitesi gönderilmesi  için bile izin gerektiği durumda, ters etki yaratabilir." görüşüne yer verildi.

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!