UBP’ye ağır suçlamalar
“UBP’nin konsantrasyonu kamu kaynaklarını kendi çıkarları uğruna kulanmaktır” diye konuşan Şahali, şunları şöyledi: “Bu ülkede kurulan sistem kamuya ait kaynakların siyasi destek amaçlı bazı yerlere peşkeş çekilmesi. Biz bunu kıracağız. Bunun için yeni bir yasal altyapı yapacağız. Olumsuz icraatların sonucunda nasıl bir muameleye maruz kalınacağı belirtilmemiş anayasımızda. Bir diğeri ise iradedir. Bu ülkeyi refaha ulaştıracak güçlü bir iradenin bu seçimlerde ortaya çıkması lazım. Biz de bu idiaadayız. CTP’liler bu ülkede UBP’nin iktidarlık dönemde hırpalanmış insanlardı. İhtiyaçları olanı alamayan insanlardı. Bunun telafisi CTP dönemlerinde talep edildi. Biz de bu telafiyi zaman zaman yapmaya çalıştık. Fakat yanlış oldu, eşitsizlik oldu. Vazgeçtiğimiz zaman ise kendi partililerimizden tepki gördük. Biz de yeni yapılanma dönemimizde bundan bahsediyoruz. Adale, Devlet tüm yurttaşlara eşit mesafede olacak. Bunu başardığımız noktada bu ülkede yeni dönemin kapıları aralanacak”
Anketler konusu
“Yapılan anketlerde hep ikinci parti gösteriliyorsunuz. Bunlara katılır mısınız?” sorusunu da yanıtlayan Şahali, “Sorduğunuz soruya göre alacağınız cevaplar farklıdır. O yüzden masabaşında bu anketlerin hazırlandığını düşünmüyorum. Bilimsel esaslar çerçevesinde sorduğuşekilde cevaplar almanız gayet mümkündür. Bu anketlerin hepsi birer veridir. İki anket arasındaki farklar sonuç grafiğinden aslında çok daha önemlidir. Bu anketleri trendler üzerinden okumak çok daha önemlidir” yorumunda bulundu.
“UBP bizden sonraki ikinci parti”
CTP olarak anket çalışması yaptıklarına da işaret eden Şahali, “Biz çalışmalarımızı bilimsel kriterlere göre yapmaya dikkat ediyoruz. Gayretimiz seçmen eğilimlerini etkisi altında kaldığı konuları saptamak ve ona göre propaganda sürecimize yön vermek. Biz birinci parti olma iddiamızı sürdürüyoruz. UBP’nin bizden sonra ikinci parti olduğunu da biliyoruz. Trendlere bakarak denenmemişin tek başına iktidar olabileceğini gördük. Bu parti de CTP’dir. CTP’nin yenilenmesini geçmiş dönemlerimizi göz önünde bulundurarak yapıyoruz. Hatalarımızdan ders çıkarıyoruz. Bir yeniden yapılanma süreci yaşıyoruz. Bunun görünür halde olmasını çok önemsiyoruz. Halkta bütün siyasi partiler aynıdır kanaati gelişiyor. Siyaset bir dinamiktir bir sistemdir ve bu sistem elbet özeleştiriyi beraberinde getirir. Sadece kişiler üzerinden değil politika anlamında da yeniden yapılanma sürecinin içerisindeyiz” şeklinde konuştu.
Anayasa bir kez delinirse..
1017 geçici kamu çalışanının mağduriyetini gidermek noktasında neden yeterli çalışma yapılamadığı konusunda da açıklama yapan Şahali, “Biz Anayasa’yı bir kere deldiğimizde sıkıntı olacağını düşünenlerdeniz. Anayasaya aykırı bir şekilde yasa hazırlayıp Meclis’ten geçirmeye çalışmanın Anayasa’yı deleceğini düşününlerdeniz. Eğer Anayasa’yı delecek şekilde bir yasa hazırlayıp getirirseniz, anayasayı delmek için kullanılacak yasa çalışmalarına referans olur. Demokratik toplum düzeni bu durumda sarsıntı geçirir. Anayasa’yı gözetmek ve onun koyduğu kuralara göre hareket etmeyi ilke edinmek lazım” diyerek şunları kaydetti:
1017 kişinin kaderi
“Biz ortada bir mağduriyet olduğunu da ilk günden beri söylüyoruz. Bu 1017 kişinin yeni gelecek hükümetten sonra çalışıp çalışmama durumu ortaya çıkacaktır. Tabii bu insanlara psikoloji baskı oluşturabilir. Bu insanların işten çıkarılması için bir çalışma yok hiç bir partide. Fakat bu insanları yine de bir garanti altına almak lazım. Mevcut statülerini koruyarak yasanın içerisinde bir güvence mekanizması oluşturularak bu yapılabilir”
“Yurttaşları eleştirmiyoruz”
Yeni yurttaş olanların CTP’ye neden oy vermesi gerektiği konusunda da konuşan Şahali
yurttaşlık politikasının yurttaş olanları da rencide edecek şekilde hoyratça kullanıldığının altını çizerek “Yurttaş yapılış biçimlerinin onlardan siyasetten faydalanmak için yapıldığını da biliyoruz. O yüzden biz yurttaş olanları değil yurttaşlıklara imza atanları eleştiriyoruz. Yurttaşlığını hakkıyla aldıklarını düşünenler rahat olsunlar. CTP hiçbir yurttaşın yurttaşlığına keyfi son vermedi. Bizim derdimiz Bakanlar Kurulu ile yurttaş yapılan insanlar” dedi.
“CTP, hak edenleri vatandaş yaptı”
“Biz CTP dönemlerinde geriye dönük olarak en fazla bekleyenden başlamak üzere hak edenleri vatandaş yaptık. Bu ülkede 15-20 yıl kalmış insanları sistematik içerisinde eritme politikası yürüttük. Bizim UBP-DP azınlık hükümeti ile yurttaşlık sorunumuz kendi siyasi kaygılarından dolayı vermiş oldukları yurttaşlıklardır. Uçaktan iner inmez yurttaş olanlar, başbakanın göğsüne nazar boncuğu taktığı için yurttaş olanlar bu ülkenin kaderine hükmedemezler. Biz yeni yurttaşların üzerine UBP’nin çok ciddi bir baskı kurduğunuda biliyoruz” iddiasında bulunan Erkut Şahali açıklamasına şöyle devam etti:
“Azınlık hükümeti sona erdi”
“Bu ülkede yıllarca kaldığı için yurttaş olanlar paraşütle inmiş insanlar değil. Kendileri için iyi şeyleri kimlerin yapabileceğini biliyorlar. 7 Ocak’ta verecekleri oylarla bunu da kanıtlayacaklar. Biz insana insan olduğu için değer veriyoruz. Bütün partililerin bütün partililer kadar bu ülkede hakkı olduğunu düşünüyoruz. Azınlık hükümeti sona erdi. Eski başbakana eski maliye bakanına huzur dileriz. Çünkü eski başbakan maalesef bu ülkeyi çok meşgul etti. Eski sayın başbakan Özgürgün’ün servetinin izaha muhtaç bir servet olduğunu ve bir açıklama yapması gerektiğini bekliyoruz. Çünkü kendisinin tek meşguliyeti siyasettir bildiğimiz kadarıyla. O servetin kaynağı kendisi bir açıklama yapana kadar şaibelidir ve kirlidir”
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.