tatar
Ankara
16 Ekim, 2025, Perşembe
  • DOLAR
    41.85
  • EURO
    48.67
  • ALTIN
    5630.8
  • BIST
    10.316
  • BTC
    112482.24$

Akıncı’nın kritik hamlesi: Yüzde 29.2

Akıncı’nın kritik hamlesi: Yüzde 29.2
Toprak ayarlamasında masa çökebilirdi.

Anastasiadis, masaya “28.2” yazılı kağıt koydu.

Akıncı’nın bu orana uzak bir öneri yapması beklenirken, öyle bir öneri yaptı ki, süreç sil baştan yeniden başladı.

YÜZDE 30 ÜZERİ BEKLENİRKEN: Anastasiadis’in Türk tarafına yüzde 25 toprak bırakan bir öneri yapması beklenirken, masaya yüzde 28.2 yazılı bir kağıt koydu. Akıncı’nın ise 30’un altına düşmemesi bekleniyordu. Müzakereler kopabilirdi. Akıncı flaş hamleyi yaptı: yüzde 29.2

HIZLI DÖNÜŞÜM: Kıbrıs Türk tarafının çözümsüzlüğü uzatan ve pazarlıkla zamana yayan klasik yaklaşımdan makul ve gerçekçi bir stratejiye geçmesi, sürecin müzakere süreci olmaktan çözüm sürecine dönüşmesi için çok önemli bir açılım olarak tarihe not edildi

Liderlerin Mont Pelerin’e gideceklerinin açıklanması ile birlikte New York’ta yaşanan kriz geride kalmış, çözüm umutları yeniden yeşermişti. Ancak Rum Lider Nikos Anastasiades daha önce kabul ettiği Türkiye ve Yunanistan’dan da temsilcilerin yan otel ya da kasabada Garantiler ve Güvenlik konusunda bir ön çalışma gerçekleştirmelerine karşı çıkmaya devam ediyordu.

Akıncı bütün ısrarlarına rağmen Anastasiades’in bu direncini kıramayacak ama Beşli konferansın tarihini belirleyebileceği bir zemin yaratma hedefi ile Mont Pelerin’e gidecekti.

Öncelik “toprak”

7 Kasım 2016’da kritik süreç başladı Mont Pelerin’de hedef belliydi. Taraflar toprak kriterlerinde yakınlaşma sağlayabilecekleri bir toprak oranı konusunda uzlaşma sağlayabilir ve karşılıklı olarak hazırladıkları haritaları bir birlerine gösterip bunların son aşamada gündeme gelmesi için BM’ye verirlerse beşli konferansın tarihi de açıklanabilecekti.

Mont Pelerin’deki liderler zirvesi bu hedefi gerçekleştirme hedefi ile başladı. Zirvenin başlaması ile birlikte Rum Sözcü Nikos Hristodulides’in medya üzerinden manipülasyon oyunları da eş zamanlı olarak başlamıştı.

Makul oran hamlesi

Toprak düzenlemesi başlığının ele alındığı Mont Pelerin’deki toplantıda, taraflar toprak oranlarını açıkladığı anda Kıbrıs’ta tarihin seyri değişebilirdi. Kıbrıs Türk tarafının çözümsüzlüğü uzatan ve pazarlıkla zamana yayan klasik yaklaşımdan makul ve gerçekçi bir stratejiye geçmesi, sürecin müzakere süreci olmaktan çözüm sürecine dönüşmesi için çok önemli bir açılım olarak tarihe not edildi. Kıbrıs Türk tarafının inisiyatif alarak %29.2 oranını masaya koyması Mont Pelerin’de Rum tarafının beklemediği bir gelişmeydi ve açıkçası buna hazırlıklı değildi. Çünkü artık sıra beşli konferansın tarihinin belirlenmesine gelmekteydi.

Akıncı’nın ısrarı “beşli konferans”

Mont Pelerin 1’de Türk tarafı beşli konferansın önünü açmak ve bunun için tarih belirlenmesi konusunda kararlı idi. Mont Pelerin’e gidilmesi öncesinde Rum basınında Rum Lider Nikos Anastasiades’in Kıbrıslı Türklere yüzde 24-25 oranında bir toprak önereceği yönünde haberler yer alıyordu.

Belli ki bu haberler bilinçli olarak çıkarılmıştı. Annan Planındaki toprak oranı yüzde 28.7 idi. Türk tarafı müzakerelerin daha en başında BM kayıtlarına da geçirecek şekilde hiçbir konuda Annan Planı’ndan geri gitmeyeceğini ortaya koymuştu.

Medya başka yazsa da, Anastasiadis…

Anastasiades Rum basını üzerinden Annan Planı’ndaki oranın altında bir teklifle masaya geleceği mesajını göndermek suretiyle Türk tarafının buna tepki vermesini ve yüzde 30’un üzerinde bir oranla karşılık verecek bir hazırlıkla masaya oturmasını sağlamayı hedeflemişti. Böylece toprak oranları konusunda bir yakınlaşma sağlanamayacak, Anastasiades’e göre Türk tarafı yüzde 30’un üzerinde bir oranla masaya geleceği için süreç kopacak ve böylece beşli konferanstan kurtulacaktı.

28.2’ye karşılık 29.2

Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Anastasiades masada önceden planlanan taktiğini uygulamaya koydu.

Türklere medya üzerinde yaptırdığı yayınlardaki toprak oranını değil, yüzde 28.2 toprak önerdi. Yani Annan Planı’ndaki oranın yüzde 0.5 altında. Anastasiades’e göre Akıncı bu hamlesi karşısında kilitlenecek ve masa Türk tarafının üzerine yıkılarak çökecekti. Ama öyle olmadı. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı o anda inisiyatif kullandı ve  beşli konferansın önünü açacak kritik adımı attı. Kağıda yüzde 29.2 diye yazarak Eide’nin önüne uzattı. İşte ne olduysa o anda oldu…

Sıra tarihe geldi, uçak havalandı

İşte o anda Rum Lider Anastasiadis beklemediği hamle karşısında şaşkına döndü. Ara talep etti.

Anastasiades’in ara talebi şaşkınlık yarattı. Rum lider Atina’ya ve Kıbrıs’a dönmesi gerektiğini söyledi. Oysa ki varılan uzlaşı, oranlar konusunda mutabakatın sağlanması ile birlikte nihayetinde haritaların sunulması ve  beşli konferans tarihinin kararlaştırılması yönündeydi.

Rum lider Atina’ya ve Kıbrıs’a dönüp gerekli görüşmeleri yapmadan bir tarih veremeyeceğini söyledi. Özellikle de AKEL Lideri ile istişare yapmak istediğini söyledi.

Anasta

Akıncı “beklemeye” razı olsa da…

Kendisine 2-3 gün Kıbrıs’a ve Atina’ya gidip dönebileceği, Kıbrıs Türk heyetinin Mont Pelerin’de kalarak dönüşünü bekleyebileceği önerildi. İsviçre’ye özel uçak kiralayarak gelen Rum tarafının, bu anlamda da bir sıkıntısı yoktu ama Anastasiades tüm heyetini alarak oradan ayrılmayı tercih etti. Atina’ya gitmek için ara isteyen Anastasiadis’in yerinde, Ankara’ya gitmek için ara isteyen Akıncı olsaydı, neler yazılıp neler çizileceğini tahmin etmek güç değil. Ama Anastasiadis’in bu talebi, Akıncı tarafından anlayışla karşılandı.

Müstakbel ortağın bu ihtiyacı hiçbir şekilde istismar edilmedi.

Sis perdesinin arkasındaki gerçek

Buna karşılık kısa bir süre önce AKEL Genel Sekreteri bir açıklama yaparak, Anastasiades’i Mont Pelerin’de ara isterken söylediği gerekçe ile gerçek nedenin ne olduğunu açıklamaya davet etti.

AKEL Genel Sekreteri, bu gerçeği Anastasiades’in açıklamaması durumunda kendi tarafından açıklanacağını söyledi. Belli ki Anastasiades’in Kıbrıs’a dönmek için söyledikleri ile olup bitenler arasında farklar var. Zaten bu daha sonra ortaya çıktı.

Akıncı’dan Anastaiadis’e: Bize yalan söyledin

Anastasiades’in arayı Atina ile görüşerek Mont Pelerin’de bir hafta sonra yapılacak olan ikinci aşama görüşmeleri çıkmaza sokmak için kullanacaktı. Akıncı, Anastasiades bir hafta sonra Mont Pelerin’e döndüğünde ona “bize yalan söyledin” dediğinde Ansatasiades yalan söylemediğini ispatlamaya çalışacak ama bunu yapamayacaktı.

Yarın: Mont Pelerin 2’de neler yaşandı?

_______________________________________________________________________________

Hüseyin Ekmekçi’nin Notu:

Anastasiadis İlk Uçakla Kıbrıs’a Kaçtı…

7 Kasım 2016 tarihinde, liderlerin defa defa İsviçre yollarını aşındıracağı süreç başladı.

Liderler, Cenevre’ye yaklaşık 2 saat uzakta olan, Charlie Chaplin’in “huzur bölgesi” Mont Pelerin’de, zirveye yerleştirildiler.

Biz, liderlerin Vevey kasabasından izledik.

Gazetecilik açısından da zor bir süreçti…

Rum gazetecilerle iç içeydik…

Bizdeki bilgilerle, Rum basınındaki bilgiler birbirini tutmuyordu…

Biz, “kriz var” diyorduk, Rum gazeteci arkadaşlar, “daha uzun süre buradayız…”

Biz, “Toprakta öneriler yakın” diyorduk, Rum gazeteci arkadaşlar, “Akıncı yüzde 30’un üzerinde ısrarlı…”

Velhasıl…

Bilgi almak da doğrulatmak da adeta “devenin hendek atlaması” gibi bir şeydi.

Gazetecilik  açısından da, “diplomaside manipülasyonun” nasıl kullanıldığını da orada yakından gördük.

Düşünün…

Sosyal medyada iki satırlık bir şey yazıyoruz… Anında Rum Sözcü Nikos Hristodulidis’in bilgisine gidiyor…

O Rum basınındaki arkadaşlara ulaşıyor…

Anında bize de cevap veriliyordu…

Biz Sözcü Barış Burcu ya da Özel Kalem Müdürü Cenk Gürçağ’a ulaşmaya çalışıyoruz…

Sağolsunlar onlar da bize sadece… “Evet”, “Hayır”, “Uygun”, “Bekleyin” gibi tek kelimelik cevaplarla bilgi veriyorlardı.

Toprak üzerinden bir kriz bekleniyordu.

Rum basını sürekli, “Anastasiadis Yüzde 25’in üzerine çıkmaz, Akıncı da yüzde 30’un altına inmez” diye yazıyordu.

Anastasiadis, masaya “yüzde 28.2” koydu.

Akıncı buna yaklaşmayacak, yüzde 30’un üzerine kalacak ve ip de kopacaktı.

Akıncı yüzde 29.2 dedi. Fark sadece yüzde 1…

Anastasiadis, uçağa bindiği gibi, soluğu Kıbrıs’ta aldı.

Üstelik, “yalanı” da ortaya çıktı.

_______________________________________________________________________________

Mete Tümerkan’ın Notu:

Anastasiades Beşliyi Doğmadan Öldürmek İstedi

Mont Pelerin Akıncı-Anastaides görüşmelerinde önemli kırılma, tartışma, kavga ve güven bunalımlarının yaşandığı yer oldu.

Mont Pelerin 1’de Rum Lider Nikos Anastasiades bütün planını Akıncı’yı masadan kaldırmak üzerine kurmuştu.

Hedefi, toprak oranları aşamasında Akıncı’yı zorda bırakacak bir öneriyi masaya koymak ve onu masadan kaçırmaktı.

Böylece beşli konferans hedefini de ortadan kaldıracaktı.

Ama Akıncı onun o anda beklemediğini yaptı. Yüzde 29.2 oranında bir öneriyi masaya koyarak Anastasiades’in ara istemesine neden oldu.

Çünkü Rum Lider planını toprak oranları konusunda uzlaşma sağlanamayacağı üzerine yapmış, beşli konferans konusunda ise dersine hiç çalışmadan gelmişti.

Nasıl olsa ona göre beşli konferans konusu gündeme hiç gelmeyecekti.

Ama öyle olmadı.

Beşli gündeme gelince ‘bilmediği yerden soru gelen öğrenci’ konumuna düştü.

Ne yapacağını bilemedi, şaşırdı.

Ve ara istedi.

Akıncı beşli konferansın sağlanabilmesi adına bu ara talebini Anastasiades’i zora sokmak için kullanmadı.

Yere düşen karşısındaki lidere vurmak yerine, ilerde birlikte bir ortaklık kurulacak birine yardımcı olma yaklaşımını öne çıkardı.

Rum Lider verilen bir haftalık arayı Mont Pelerin’de yapılacak ikinci aşama görüşmeleri nasıl berhava edebileceği konusunda kullanmayı tercih etti.

Niyeti beşliyi doğmadan öldürmekti…

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!