Üç partiden Tatar’a destek

Koalisyon hükümetindeki UBP, DP ve YDP, Cumhurbaşkanı Tatar’a ikinci dönem için desteklerini  "Sağduyu Mutabakatı" etkinliği ile açıkladı

Ulusal Birlik Partisi (UBP), Demokrat Parti (DP) ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP), dün akşam düzenledikleri “Sağduyu Mutabakatı” etkinliği ile Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı ikinci dönem için ortak aday olarak belirlediklerini kamuoyuna duyurdu.

“Birlikte Tamız, Birdir Davamız” sloganıyla Lefkoşa Atatürk Spor Salonu’nda gerçekleştirilen ve saat 19.30 sıralarında başlayan etkinliğe; üç partinin bakanları, milletvekilleri, bürokratlar ve partililer katıldı.

Kardeşini kaybeden UBP Genel Başkanı Başbakan Ünal Üstel ise etkinlik öncesinde Atatürk Spor Salonu’nu ziyaret ederek katılımcılara seslendikten sonra salondan ayrıldı.

Etkinlik, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı, ardından video gösterimi gerçekleştirildi. Daha sonra, UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, DP Genel Sekreteri Serhat Akpınar ve YDP Genel Sekreteri Erşah Sabit Yılmaz, parti yetkili organlarının Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın adaylığını oy birliğiyle destekleme kararını kamuoyuna açıkladı.

“Sağduyu Mutabakatı” etkinliğinde konuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ikinci dönem için kendisine duyulan güvene teşekkür etti.

Tatar, üç partinin “Sağduyu Mutabakatı” çatısı altında birleşerek ortaya koyduğu iradeyi “milletin yolu” olarak nitelendirerek, “Bu anlayış, milletin yoludur, egemenliğin yoludur, devletin yoludur, Anavatan Türkiye'nin yoludur.” dedi.

Tatar, halkın refahı ve KKTC’nin tanınması hedefi doğrultusunda mücadeleye kararlılıkla devam edeceklerini belirtti.

Etkinlikte, Başbakan Ünal Üstel’i temsilen konuşan UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu ise sözlerine, Başbakan Üstel’in ablasının vefatı nedeniyle duyduğu üzüntüyü dile getirerek başladı ve Başbakan Üstel’in acısına rağmen saygı gereği etkinliğin başlangıcında salona gelip katılımcıları selamladığını belirtti.

Konuşmasının devamında üç parti arasında kurulan mutabakatın milletin iradesini yansıttığını vurgulayan Hasipoğlu, “Bugün burada egemenlikten vazgeçmeyenler, Türkiye’nin garantörlüğünden taviz vermeyenler, KKTC’yi kuranlar ve yaşatanlar var” dedi.

UBP, DP ve YDP olarak, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Ersin Tatar’ın bağımsız adaylığını “tam ve ortak bir kararlılıkla” desteklediklerini belirten Hasipoğlu, Tatar’ın “milletin ortak duruşunun adayı” olduğunu ifade etti.

Konuşmasında hükümetin icraatlarına da değinen Hasipoğlu, Başbakan Ünal Üstel liderliğindeki hükümetin eğitim, sağlık, tarım, ekonomi ve ulaştırma alanlarında tarihi reformlara imza attığını belirterek, “Bu istikrar sürecek, Cumhurbaşkanlığını da kazanacağız. Sağduyu kazanacak, millet kazanacak, Kıbrıs Türk halkı geleceğine sahip çıkacak” dedi.

DP Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu ise Demokrat Parti’nin Cumhurbaşkanı Tatar’ın yeniden adaylığına verdiği desteğin yanı sıra, Ulusal Birlik Partisi ve Yeniden Doğuş Partisi’nin de bu vizyona omuz vermesini önemli bir siyasi birliktelik olarak değerlendirdi. Ataoğlu, bu dayanışmanın yalnızca bir seçim ittifakı değil, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesine olan inancın güçlü bir göstergesi olduğunu söyledi.

YDP Genel Başkanı ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı da Ekim ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sıradan bir seçim olmadığını vurguladı.

Bu seçimi, Kıbrıs Türk halkı ve Türk milletinin kaderini ilgilendiren bir “beka meselesi” olarak nitelendiren Arıklı, “Bu seçimler anavatan Türkiye'yle bu yolu yürümek isteyenlerin ve karşısında Amerika, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği'nin yolunda gidenlerin arasında yapılacak olan bir seçimdir” dedi.

Sağ siyasi partiler olarak, tüm farklılıkları ve geçmiş çekişmeleri bir kenara bırakarak "milli mutabakat" çatısı altında birleştiklerini kaydeden Arıklı, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tek bir adayla, Sayın Ersin Tatar’ın etrafında birleşerek bu yola çıktık. Çünkü karşımızda hâlâ federasyon hayalleri kuranlar var. Onlara sesleniyoruz: 60 yıldır federasyon için görüşüyorsunuz, ne değişti? Ne kaldı görüşmediğiniz?” şeklinde konuştu.

Konuşmasında Crans-Montana sürecine de değinen Arıklı, dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Türkiye’nin ve halkın hassasiyetlerini hiçe sayarak harita sunduğunu ve “Sıfır asker, sıfır garanti” teklifinde bulunduğunu hatırlattı. “Tüm bu tavizlere rağmen Rum tarafı masayı devirdi ve görüşmelerden kaçtı” diyen Arıklı, federasyonun artık gerçekçi bir çözüm modeli olmadığını, Türkiye’nin de federasyonu kabul etmediğini ifade etti.

Arıklı, çözümün eşit egemenliğe dayalı, iki devletli yapıdan geçtiğini vurgulayarak şunları söyledi:

“Bugün hâlâ federasyon diyenlere soruyoruz: Sıfır asker ve sıfır garanti dışında neyi taviz vereceksiniz? Rumları nasıl ikna edeceksiniz? Dolayısıyla federasyon bizim için bitmiştir. Federasyon görüşmeleri Türkiye için de ana vatan için de bitmiştir. Eşit Egemenliğe dayalı iki devletli çözümü konuşmak istiyoruz. Bunun dışında herhangi bir meseleyi konuşmak lüksümüz yoktur.”

“Bu bayrağı indirmeyeceğiz, bu devleti yıktırmayacağız. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilelebet yaşatacağız” diyen Arıklı, üç parti olarak tüm kapıları tek tek çalacaklarını, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı ikinci kez seçtirmek için var güçleriyle çalışacaklarını söyledi.