© Ne Haber Kıbrıs

Tabipler Birliği 69 yaşında: Sürdürülebilir bir sistem ile sağlıkta dönüşüm sağlanmalı

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Ceyhun Dalkan, Kuzey Kıbrıs’ta sağlık sisteminin alarm verdiğini belirterek, sürdürülebilir ve planlı bir sağlık sistemi kurulmasının artık zorunluluk haline geldiğini vurguladı.

 

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Başkanı Ceyhun Dalkan, sürdürülebilir, erişilebilir, planlı ve programlı bir sistem ile sağlıkta dönüşüm sağlayıp, halkın kaliteli sağlık hizmetine erişimini artırmanın hem anayasal hakkın gereği hem de meslek onuruna yaraşır çalışma koşulları için zorunluluk olduğunu belirtti.

KTTB’den yapılan açıklamaya göre, Birliğin 69’uncu kuruluş yıl dönümü nedeniyle Birlik binasında basın toplantısı düzenlendi.

DALKAN: SAĞLIK SİSTEMİ ALARM VERİYOR

KTTB Başkanı Ceyhun Dalkan toplantıda yaptığı konuşmada, “1956’da 20 hekimle Victoria Kız Lisesi’nde başlayan Kıbrıs Türk Hekimler Birliği yolculuğumuz, bugün 1400’e yakın üyemizle, toplumda saygın, dinlenen ve güvenilen yerimizle, her zaman aydın, yenilikçi, barış taraftarı, çevre ve insan haklarına saygılı ve savunucusu vizyonumuzla daha da güçlenerek, devam etmektedir.” dedi.

“Kuzey Kıbrıs’ta sağlık sisteminin alarm verdiğini” kaydeden Dalkan, “Sağlığa erişim neredeyse mümkün değildir, atılan veya atılmaya çalışılan adımlar eksik ve plansız olduğu için halkın sağlığa erişimine katkı sağlayamamaktadır.” dedi.

“Hekimler ve sağlık çalışanlarının kaos ve sistemsiz sağlık yapısı içinde halka hizmet vermeye çalıştığını” belirten Dalkan, ülkenin nüfusunun bilinmediğini, bilinmeyen nüfus içinde sağlık planlaması yapılmadığını kaydetti.

Alt yapının tamamlanmasının yanında, özellikle eğitimli sağlık çalışanlarının planlamasının bugünden yapılması gerektiğini kaydeden Dalkan, ülkede koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleri olmadığını dile getirdi.

Temel Sağlık Hizmetleri Dairesi’ne uzunca bir süredir başhekim atanmadığı eleştirisinde bulunan Dalkan, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

“Sağlık ocaklarıyla örülmüş bir basamak hekimliği sistemi kurmalı; yerinde ve yerelde çalışan bir sağlık örgütlenmesi oluşturmalıyız. Hazırlayacağımız tarama programları ile bugün yüzde 4-8 seviyesinde olan taranan nüfus oranını yüzde 70–80’lere çıkarmak zorundayız. Böylece insanlarımız hasta olmadan, yoğun bakıma düşmeden, sağlıklı bir yaşam sürdürebilecektir. Bu sistemi kurup kamusal sağlık altyapısını güçlendirerek adalı bir Genel Sağlık Sigortası’nı hayata geçirmeliyiz.”

Kamusal sağlık içinde diş hekimliğine erişimin mümkün olmadığını savunan Dalkan, kamusal sağlıkta diş hekimliği uygulamalarının artırılması, her ilçede ağız ve diş sağlığı merkezleri kurulması, acil diş hekimliği uygulamasına ivedi geçilmesi gerektiğini belirtti.

Sağlıkta dijitalleşmenin hayal olarak kaldığını ifade eden Dalkan, “Son bir yıl içinde sağlıkta yaşanan üzücü olayların önlenmesi ve sağlık hizmetlerinde kalitenin artırılması için herhangi bir adım atılmamıştır.” dedi.

Ülkede verilen tıp, diş hekimliği, doktora ve uzmanlık eğitimlerinin kalite ve yeterliliği konusunda ciddi endişeleri olduğunu dile getiren Dalkan, “YÖDAK tarafından onaylanan bölümler daha sonra denetlenmemektedir, açılırkenki denetimlerle ilgili de şüphelerimiz vardı.r” ifadelerini kullandı.

Bugün KKTC üniversitelerinde Kıbrıslı Türk 413 tıp, 313 diş hekimliği öğrencisi bulunduğuna dikkat çeken Dalkan, “Diş hekimliğinde 508, tıpta 930 üyemiz olduğu düşünülürse, oldukça plansız, programsız bir geleceğin bizleri, bu gençleri beklediği açıktır” dedi.

Fakültelere girişte, kontenjan belirlemede ve eğitim kalitesinde ciddi kural, denetim ve merkezi sınavın şart olduğunu kaydeden Dalkan, onay verilen fakültelerin iş birliği içerisinde düzenli olarak mutlaka denetlenmesi, eksik, yetersiz olanların kapatılması gerektiğini ifade etti.

Dalkan, “Meclis Genel Kurulu’ndan dönen, Sağlık Hizmetleri Dairesi bünyesinde kurulması planlanan Tıp ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Kurulu (TDUK), siyasi erkten ayrıştırılmış, tam bağımsız bir kurul olmalı, programları adaletli şekilde açma-kapama yetkisine sahip etkin bir denetim mekanizması kurulmalıdır.” dedi.

Uzmanlık eğitimine başlama süreci, eğitim süreleri, rotasyonlar ve denetimlerin ilgili alan hekimlerinin de yer aldığı komitelerce yapılması gerektiğini kaydeden Dalkan, kontenjan sayılarının, ülkenin gerçekleri, ihtiyaçları ve eğitimi verecek kurumların kapasitesi çerçevesinde belirlenmesi, bağımsız bir merkezi sınavla asistan kabulü yapılması gerektiğini ifade etti.

Kamu sağlık çalışanları ile istişare içinde olmadan alınan kararların iş barışını olumsuz etkilediğini belirten Dalkan, “liyakatten yoksun, politik atamalar nedeni ile sağlık sisteminde tam bir kaos yaşandığını” savundu.

BARÇIN

Kıbrıs Türk Tabipleri Odası Başkanı Erol Barçın da, hekimliğin, sadece bir meslek değil, toplumsal bir sorumluluk olduğunu vurguladı.

Sağlıkta sürdürülebilir bir yapının ancak liyakatin esas alındığı, ekip çalışmasının güçlendiği, hekimlerin emeğine saygı duyulduğu, halkın nitelikli ve erişilebilir sağlık hizmetine kavuştuğu bir düzen ile mümkün olacağını kaydeden Barçın, Birliğin, hedefinin, “daha güçlü bir sağlık sistemi, daha mutlu hekimler ve daha sağlıklı bir toplum” olduğunu belirtti.

ULUTEKİN

Kıbrıs Türk Diş Tabipleri Odası Başkanı Turhan Ulutekin de, kamuda diş hekimi ve uzman diş hekimi eksikliğinin artık çözüm bekleyen yapısal bir sorun haline geldiğini ifade ederek, “Ne yazık ki kamuda diş hekimliği sistematik olarak görmezden gelinmektedir.” dedi.

Ulutekin, kontrolsüz şekilde çoğalan tıp ve diş hekimliği fakülteleri, altyapısı yetersiz eğitim programları ve denetimsiz öğrenci kabulünün mesleğin geleceğini tehdit eden en ciddi risklerden biri olduğunu da belirtti.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER