Avcıların, avladıkları hayvanları sosyal medyada paylaşması yasaklanıyor

Cumhuriyet Meclisi, Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi, ‘çetrefilli’ denebilecek bir sürecin ardından “Av ve Avla İlgili Yaban Hayatını Düzenleme (Değişiklik) Yasa Tasarısı”nı dün oybirliği ile onaylayarak, Genel Kurul gündemine sundu.

Hem çevrecilerin hem de avcıların katıldığı uzun soluklu toplantılar sonrası Komite’den geçen Tasarı, pazartesi saat 10.30’da Meclis Genel Kurulu’nun gündeminde olacak.

HASİOĞLU: “YABAN HAYATI DA DÜZENLEYEN BİR TASARI”

Yasa Tasarısı’nın içeriğine ilişkin, İrfan Batu’nun sunduğu Kıbrıs Postası TV Ana Haber Bütleni’ne bağlanan Komite Başkanı, UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, Tasarı’nın sadece av veya avcılarla ilgili olmadığını, yaban hayatı da düzenleyen bir Tasarı olduğunu ifade etti.

Yapılan değişiklikleri anlatan Hasipoğlu, “Her şeyden önce av mevsimi sürelerini ve günlerini belirledik. Avlanma metotlarıyla ilgili düzenlemeler getirdik” diyerek, yapılacak değişikliklerden bahsetti. 

“MESKÛN MAHALLİN 200 METRE YAKININDA HİÇBİR ŞEKİLDE AVCILIK OLMAYACAK”

Hasipoğlu, şöyle devam etti:

“Meskûnmahallin 200 metre yakınında hiçbir şekilde avcılık olmayacak. Vatandaşlar bu konudan çok şikayetçiydi, buna bir sınır getirdik. Mutlaka köpeklerinde barkot olacak. 3 köpekten fazla köpek bulunduramayacaklar. Avlanırken projektör, araç farı gibi ışık kullanarak veya kimyasal madde kullanarak avlanma yapılmayacak. Bunlar açıkça suç olacak. Ciddi para ve hapis cezaları getirdik. Bir tavşanın yüzüne araç farı ışık tutarak avlanma yapılmaması gerek. Bunları açıkça yazdık.”

“HAYVANLARIN KANLI ŞEKİLDE PAYLAŞILMASI YASAKLANACAK”

Sadece avlanma yöntemleri değil; av tüfekleri ve araçları ile ilgili de düzenleme getirdiklerini ifade eden Hasipoğlu, yapılması planlanan değişiklikleri aktarmaya şöyle devam etti:

“Araçların arazi içine girilmeyeceğini, avcının, av yerine yaya olarak gidebileceği yönünde düzenlemeler getirdik. Bir kaç adet hayvanın avlanabileceği konusunda da düzenleme getirdik. Birinci ince avda bir günde en fazla 100 hayvan vurulabileceği, 8 çulluk, 15 fassa şeklinde bir sınırlama getirdik. Büyük avda da örneğin ciklaya 20 adet sınırı getrdik. Özel çevre koruma bölgeleri ilan edileceği yönünde düzenlemeler yaptık. Sosyal medya araçlarında, kanlı şekilde av hayvanlarının paylaşılması konusuna yasak getirdik. Paylaşanlara ceza düzenlemesi getirdik.”

CEZALAR SERTLEŞECEK

Hasipoğlu,Tasarı’da, cezalarla ilgili ayrı bir cetvel yaptıklarını da ifade ederek, cezalara ilişkin konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Örneğin sizi eğer yasaya aykırı bir avlanma gerçekleştiriyorsanız, avlanma sonucunda polis hemen trafikte olduğu gibi sabit bir para cezası yazabilecek. Eğer para cezasına tabi olmayacaksa bunun mahkemeye havale edilmesini ön gördük. Avcının Yasaya aykırı davranılması vemahkumiyeti halinde asgari ücretin 20 katı kadar ceza veya 5 yıla kadar hapis cezasına veya her ikisine de çarptırılabileceğine yönelik bir maddemiz de var.”

AVCILAR MEMNUN…

Öte yandan avcılar da Tasarı’dan memnun. Konuyla ilgili Kıbrıs Postası’na konuşan Avcılık Federasyonu Başkanı Erhan Keser, “Biraz zor bir süreçti” dedi, zaten mevcut görüşlerinin; sadece Av Komisyonu üzerinden alınacak kararlar dizisi değil; “yurtdışındaki gibi, çevre kuruluşlarının da dahil olduğu bir mekanizma üzerinden karar üretilmesi” şeklinde olduğunu, Tasarı’nın da böylesi bir şekilde oluştuğunu ifade etti.

KESER: “MADDELERİN YÜZDE 90’ININI ZATEN UYGULUYORUZ”

Tasarı’nın, dörtlü koalisyon hükümetinden önce İçişleri Bakanlığı gündemine getirildiğini, ardından hükümetin bozulduğunu, muhatapların değiştiğini ifade eden Keser, günün sonunda Tasarı’nın onaylandığını, Tasarı’da yer alan maddelerin yüzde 90’ının zaten kendi içlerinde aldıkları kararlar gereğince halihazırda uygulandığını ifade etti.

“TASAR, TABİ Kİ TAM ANLAMIYLA BİZİM İSTEDİĞİMİZ GİBİ DEĞİL”

Taslakla ilgili “tabi ki tam anlamıyla bizim istediğimi gibi değil” diyen Keser, “Ama bunun mümkün olmadığını baştan beri biliyorduk. Yapılabilecek en iyi Tasarıyı yaptık. Komite’deki herkese ve Sayın Bakan Baybars’ın dirayetli duruşu için kendisine çok teşekkür ediyorum” dedi.

“DOĞA İÇİN EN BÜYÜK TEHLİKE AVCI DEĞİL; ÇARPIK YAPILAŞMADIR”

“Yasa Tasarısı bir ihtiyaçtı” diyen Keser, “Ne kadar düzenleme yapsak da en büyük tehlike avcı değil; çarpık yapılaşmadır, tarım ilaçlarıdır. Avlayacak arazi neredeyse kalmıyor” ifadelerini kullandı.

Avcıların, tasarıyla ilgili bazı yanlış bilgiler duyduğunu, bunların gerçek olmadığını ifade eden Keser, “Bunlardan biri, harçlarda yükseltme yapacağımız oldu” dedi. Keser, bu durumu şöyle açıkladı:

“2009’da çıkan ilk yasada katkı payı diye 100 TLveriliyordu. O dönemki giderler düşüktü. Dolar/TL değer kaybetti. Hayat pahalılığı oranına entegre edilmedi. Bunun değişmesi gerekirdi ki sistem geliştirilsin. 140 TL’lik bir artış olacak. Bu parayı sadece devlet almayacak, bizler için; avcılar için kullanılacak. Bu ücret, bir fişek parası bile değil. Bir avcının yıllık harcaması 5 bin ile 10 bin TL arasında.”

“…BUNU KABUL ETSEYDİK, AVCILIK BİTECEKTİ”

Çevrecilerin Komite’de, bazı bölgelerin çevre koruma bölgesi olarak ilan edilmesi gib bazı önerileri olduğunu ifade eden Keser, “Bu alanlar, avcıların avlandığı en geniş alanlardı. Onların ava tamamen kapatılmasını istediler. Biz bunu kabul edemezdik çünkü bu; avcılığın bitmesi demekti” dedi.

“BİZ KUM ZAMBAĞI YA DA KAPLUMBAĞA AVLAMIYORUZ”

Avcının da çevreci olduğunu, doğayı koruduğunu ifade eden Keser, “Tabi ki içimizden çöpler çıkacak. Ama bunu tüm avcılara mal etmemek gerek. Biz kum zambağı ya da kaplumbağa avlamıyoruz” dedi.

“ÇEVRE KORUMA YAPILACAKSA, İNŞAATLAR DA DURDURULMALI”

Keser, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Gerçek anlamda çevre koruma yapılacaksa; inşatları da durdurmak lazım. Aksi takdirde bu talepler, gösteriş amaçlı boş bir icraat olur. Bu nedenle önerileri kabu görmedi. Tasarı Meclis’ten onay alırsa Cumhurbaşkanı’na gidecek. Sayın Cumhurbaşkanı da seçim yasakları başlamadan onaylarsa, çok güzel bir Yasa hayata geçmiş olacak.”