kstb

telsim

23-04-2016 18:02 DÜNYA

Merken Neden Sık Sık Türkiye'ye Geliyor ?

Almanya Başbakanı Angela Merkel ile AB üst düzey yetkilileri Türkiye’yi ziyaret ediyor. Ajandanın ilk maddesi mülteciler. Bununla birlikte Türkiye ile Almanya arasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik yayın yoluyla gerçekleştirilen hakaret olayı da gündem başlıklarından biri.

Merken Neden Sık Sık Türkiye'ye Geliyor ?

-MÜLTECİ KRİZİ NE ZAMANDAN BU YANA AVRUPA İÇİN PROBLEM TEŞKİL ETMEYE BAŞLADI
Geçtiğimiz Haziran ayında üzerinden Yunanistan'a geçen çoğu Suriyeli mültecilerin Avrupa ülkelerinin sınırlarına dayanması ve sayının yüzbinlere ulaşmasıyla dünyanın gözü bir anda Avrupa'daki mülteci krizine yöneldi. Haziran'dan Eylül'e kadar olan süreçte bir dizi yapay önlemle Avrupa, mülteci krizini bastırmaya çalıştı.

-MERKEL, GEÇEN YIL ÜLKESİNE MÜLTECİ KABUL ETMEMİŞ MİYDİ?
Geçen yaz yaşanan süreçte Almanya 10 bin kadar Suriyeliyi ülkesine kabul etti. Ancak Almanya Başbakanı Merkel'in o günkü mülteci politikası bir hayli eleştirilmişti zira Almanya, mültecileri seçerek alma yoluna gitmiş, ucuz iş gücünden faydalanma iddiaları ortaya çıkmıştı.

-EYLÜL SONRASI MÜLTECİ KRİZİNİN BOYUTU ARTTI MI?
Eylül ayında Aylan bebek faciasının meydana gelmesi mülteci algısına ayrı bir boyut kazandırdı. O süreçten sonra ikinci bir dalga daha oluştu. Ve artık mülteci problemi Avrupa için geçici yöntemlerle çözülemez bir hale geldi.

TÜRKİYE İLE AB ARASINDAKİ ANLAŞMA SÜRECİ İLK NE ZAMAN BAŞLADI?
Eylül sonrası görüşmeler başladı ve Ekim'de Merkel'in İstanbul ziyaretiyle şekillenme sürecine girdi. Sonrasında Kasım ayında Brüksel'de daha detaylı bir hale kavuştu.

ANLAŞMANIN MADDELERİ NELERDİ?
Bu süreçte Kasım ayındaki zirvede 3 milyar Euro'luk yardım paketi, vize muafiyeti ve yeni fasılların açılması konusunda 'nin talepleri masaya yatırıldı ve kabul edildi.

İKİNCİ VE SON ANLAŞMA NE ZAMAN YAPILDI?
Mart ayındaki Brüksel'de gerçekleştirilen son zirvede yardım paketi 6 milyar Euro'ya çıkarıldı. Bununla birlikte vize muafiyeti içerisinde yer alan geri kabul anlaşmasının da içeriği biraz değiştirildi. Geri kabule Suriyeli ve Iraklılar da eklendi. O süreçten bu yana yaklaşık 1 ay geçti ve 1 aydır da anlaşma yürürlükte, üzerinden yasal olmayan yollarla Avrupa'ya gidenler geri gönderiliyor, bunun karşılığında da Türkiye Avrupa'ya başvurusu kabul edilmiş olan mültecileri gönderiyor. Bu süreç yasa dışı kaçak göçün düzenli hale getirilmesini sağlıyor.

TÜRKİYE İLE VARILAN ANLAŞMAYA AVRUPA'DAKİ GENEL BAKIŞ NASIL?
Türkiye'ye fazla imtiyaz verildi diyen bir kesimle, bu durumu kendi ülkelerine izah etmeye çalışan iktidarlar var. Bu durum en çok da Almanya'da görülüyor özellikle Merkel'in Ekim'den itibaren mülteci krizi için Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile gerçekleştirdiği görüşmeler, muhalefet tarafından eleştirildi.

ANLAŞMA TÜRKİYE İÇİN BİR KAZANIM MI?
Türkiye'nin kaybeden taraf olmadığı bir anlaşma sağlandı. Kazanımlar açık ve ortada, 6 milyar Euro yardım paketi, yeni fasıllar ve vize muafiyeti, bunun karşılığında geri kabul anlaşması var ve onda da Avrupa'nın önüne gelen mülteciyi tutup Türkiye'ye göndermesi gibi bir durum söz konusu değil. Üstelik iki taraflı bir anlaşma bu yani Avrupa eğer vize muafiyetinin yükümlülüklerini yerine getirmezse Türkiye de geri kabulün kendi payına düşen yükümlülüklerine son verme yetkisine sahip.

ALMANYA'DAKİ HAKARET KRİZİ?
Anlaşma sürecinde Almanya'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik ağır hakaret içeren bir yayın yapıldı. O yayını yapan kişi hakkında Merkel yargı onayı verdi. Ve bu durum Merkel'in başını ağrıttı, Türkiye'yi kızdırmamak adına Merkel'in kendi ülkesindeki bir televizyoncuyu yargılattığı yorumları yapıldı. Merkel bu durumu izah etti hala da etmeye çalışıyor.

PEKİ AVRUPA, MÜLTECİ KRİZİNİ ÇÖZMEK İÇİN NE YAPMALI?
Türkiye ile anlaşma yoluna gittiler, bu süreç devam ediyor ancak daha somut bir çözüm için Türkiye'nin yıllardır söylediği yere gelmeliler yani sınırın belirli yerlerinde uçuşa yasak bölgeler oluşturulması için çaba harcamalılar, bu sayede bombardımandan korunan o yerlere, Suriyeliler yerleştirilebilir, Türkiye başından beri bunu savunuyor ancak Batı dünyası buna tepkisiz kaldı. Belki bu kriz kendi canlarını yakmaya başlayınca daha duyarlı olurlar.




DİĞER DÜNYA HABERLERİ
Köşe Yazarları
Çok Okunan Haberler
Puan Durumu