Emlakçılar Birliği Başkanı Sungur: 30 Haziran sonrası ne olacak?

Emlakçılar Birliği Başkanı Sungur, ekonomi alanında acil adımlar atılması gerektiğini vurgulayarak "İş insanları 30 Haziran sonrası için endişeli” dedi.

Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur, ülkede sağlık alanında sağlanan başarının ekonomide de başarılması için acilen adımlar atılması gerektiğini söyledi. Sungur “Şu anda kimse 30 Haziran sonrasında ne olacağını konuşmuyor. Ama iş insanları 30 Haziran sonrası için endişeli” dedi.

Başkan Sungur’un açıklaması şöyle:

“Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği olarak özellikle dünyanın korona felaketi ile sıkıntı yaşadığı bu dönemde devletimizin ve özverili sağlık çalışanlarımızın sayesinde çok az bir hasarla çıkmayı başardık. Ancak ekonomi konusundaki başarımız sağlık konusunda ki başarımız ile maalesef eşdeğer değil. İlk günden bu yana bu konuda uyarı ve hassasiyetlerimizi devlet yeklileri ve kamuoyu ile paylaştık.

Ancak Başbakanlıktaki eksik danışman kadroları ve ekonomiye çözüm getirecek formüllerin sürekli ötelenmesi ile iş adamı, korona virüsün kâbusundan çıkıp 30 Haziran kâbusuna girmiş durumdadır. Bilindiği üzere 30 Haziran devletin işadamına tanıdığı korona ekonomik tedbirlerini biteceği tarihtir.

Borçlar, faizler, kredi kartları ve krediler ve de çekler o tarihten sonra normal seyrine dönecektir. Ve iş adamlarımızda böyle bir toplu ödemeyi gerçekleştirecek durumda değildir.

Belli sektörler dışında ki tüm sektörleri açtık ama zarar ediyorlar. Ekonomistler piyasada 5 de bir küçüldüğünü söylüyor. Ülkede ki öğrenciler ve yabancıların olmaması piyasada ciddi bir daralmaya neden oluyor. Turizm çalışanları işsiz ve atıl bir şekilde ülke içinde kalması büyük bir yabancı kesimin ekonomik mağduriyet içerisinde mutsuz bir şekilde ülke de dolaşıyor.

Hükümetimizin ivedi olarak ekonomiye makyaj yapmak yerine kalıcı ve kesin çözümler getirmesinin zamanı geldi de geçiyor. 30 Hazirandan önce hükümetimiz bu adımları sektörler ile de görüşerek atmalıdır.

1) Kredi faizi ve banka ödemelerinin 1 yıl ötelenmesi

2) Bu süre içindeki faizlerin firmalar tarafından karışılacak olmasına rağmen TL 12 döviz 5 olarak düzenlenmesi

3) Bir yılın sonunda ekonomi düze çıkmazsa tedbir olarak 60 aya kadar taksitlendirme yapabilecek düzenlenmenin hazırlanması

4) 30 Haziran’a çekler takasa yığılacağı için bu çeklerin ödenmesinde sıkıntı çeken firmalara çalıştıkları bankaların kredibilite durumuna göre kolaylıklar göstermesi ve bütün bu çalışmalara merkez bankasının ise taraf olarak iş adamın nasıl kurtarırız ekonomiyi nasıl kurtarırız KKTC’yi krizden nasıl çıkarız anlayışı içerinde olması inancında olmasını istiyoruz.

Bu sürede Bakanlar Kurulu çeşitli kararlar ile ekonomiye şekil vermeye çalışıyor, ancak bu yapılan uygulamalar paydaşlar ile yeteri kadar paylaşılmadığı için hatalı kararların yaşama geçildiğini görüyoruz. Ve Bakanlar Kurulu Kararları ile uygulama arasında kopukluk var.

Başbakan Ersin Tatar bir gazeteye verdiği demeçte yabancıların 4 daire alabilmesi ve dükkân satışı ile ilgili karar aldıklarını söylemesine rağmen maalesef henüz uygulamada bu karar yürürlükte değil. Buda hükümete güven noktasında sıkıntı yaratıyor.

Diğer taraftan yabancılara önlemler alınmadan dükkân alma izinlerinin verilmesi, kötü niyetli yatırımcıların elinde dükkânların ev olarak değiştirilerek çok ucuz rakamlara kulübeler olarak satılması ve haksız rekabeti ortaya çıkaraktır. Bundan dolayı gerekli tedbir ve önlemleri almadan dükkânların yabancılara satılabilmesi kararı yanlıştır.

Bakanlar kurulu bu kararları hayata geçirirken paydaşları ile tartışıp kötü yönleri de bulup düzeltmesi gerekiyor. Ayrıca son Bakanlar Kurulunda alınan ve yurt dışından gelecek gerek öğrenci gerekse KKTC evi olan herkesin devlet tarafından karantina ücretlerinin karşılanması gerekiyor. Bu bizim ev sahipliği kültürümüzün de bir parçasıdır.”

DİĞER GÜNDEM HABERLERİ