Asgari ücret “Sefalet Ücreti” olarak tanımlanmıştır.

Asgari Ücret Tesbit Komisyonu tarafından tesbit edilen yeni asgari ücret, halkımız tarafından “Sefalet Ücreti” olarak tanımlanmıştır. Bürüt 2.175 Tl olarak belirlenen asgari ücretlinin eline geçecek net rakamın 1892 Tl olması ve artışın sadece 155 Tl oarak belirlenmesi kabul edilebilir bir olay değildir. Bu ücreti tesbit edenler, günlük 63 Tl yevmiye ile 4 kişilik bir ailenin nasıl geçineceğini, kira vereceğini ve çocuklarını nasıl okutacağının sihirli formülünü de öğretmeleri gerekirdi.

Açıklanan bu rakamlar gelir dağılımında da ciddi adaletsizliklere sebebiyet vermektedir. Buna gore barem 19 A’dan maaş alan bir müsteşar, hayat pahalılığı olarak 1.037 Tl artış alırken asgari ücretli sadece 155 Tl artış almaktadır. Bu manzaraya adil gelir dağılımı demek mümkün değildir. Gelirler arasındaki bu uçurum, yakın bir zamanda sosyal patlamalara da sebebiyet verecektir.

2009 yılında aldığı maaşla 875$ alabilen bir asgari ücretli bugün aynı maaşla sadece 538$ alabilmektedir. Aradaki kayıp 337$ dır. Yani asgari ücretli son 8 yılda %35 civarında fakirleşmiştir.

Öte yandan DPÖ geçen yıl ekonomik büyümenin göstergesi olan GSYH (Gayri Safi Yurt İçi Hasıla) da %3.6 büyüyerek Çin’in ardından dünya ikincisi olduğumuzu ilan etmiştir. DPÖ’nin açıkladığı rakamlara gore KKTC bu büyüme hızı ile Türkiye, Güney Kıbrıs ve hatta ABD’yi bile geride bırakmıştır.

Vatandaş DPÖ’nün bu rakamlarına ve açıklanan asgari ücrete bakarak kendisi ile alay edildiğini düşünmektedir.

YDP olarak teklifimiz asgari ücret tesbit edilirken sadece hayat pahalılığı (%7.68) oranının dikkate alınmaması ve dar gelirli bu insanlara bir miktarda refah payı verilmesidir.

Saygılarımızla

Mehmet Ünal Bay

Genel Başkan Yardımcısı

DİĞER GÜNDEM HABERLERİ